Kahverengi bir ortam olur.
Uzun, sıfatı gibi. Herkes gözlüklerini
takmış gözlerini yummuş ayakta durur. Saçlar havalanmış yukarı yukarı uçar.
Ayaklar bulanıklaşmış aşağı aşağı çekilir. Küçük küçük insanlar koca koca
gözlerle sana bakar. Sen de kalkar ilerlemeye çalışırsın. Ayakların yok yalnız
onu farkedemedin sanırım. Bi dakka lan sen uçabiliyorsun. Resmen uçabiliyorsun.
Ha küçük insanların üstüne basıyorsun. Onlar da böyle küçük elleriyle hopidi
hopidi ilerletiyorlar seni. Peki nereye gidiyorsun? Görmeden duymadan bilmeden…
Görünmeyene duyulmayana bilinmeyene gidiyorsun.
Kuru kafalardan kuru
beğen.
2 yorum:
bazen nasıl kafalar yaşıyorsun anlamıyorum ama bu çok güzel bir yazı olmuş. kitapta görsem favori kitabım olurdu.
=) Ay sevindim. Hihi.
Yorum Gönder